Nil'in bir şarkısı var, adı Kış Şarkısı...
Şarkı,
"Bugün hava sıfırın altında on" diye başlar.
Sözleri bana epey bir uygun. Çünkü havalar soğumaya başladığı andan sonraki her gün benim için hava sıfırın altında on.
İnsanlar ikiye ayrılır:
Üşümeyenler ve üşüyenler.
Ben üşüyeler kategorisinin demirbaş asil üyesiyim.
Ne yapsam da kışın soğuğundan korunsam diye uykularım kaçar adeta.
Botlarıma çeşit çeşit keçe ve bilumum benzeri tabanlık alırım ki ayacıklarım üşümesin.
İşte kış beni böyle çarpıveriyor.
Ellerim kuruyor, dudaklarım çatlıyor.
Burnum zaten her daim kırmızı ve akmaya elverişli halde "hazır ol" komutunda bekliyor.
Eh hal böyle olunca ciddi önlemler almam gerekiyor!
İşte ben de cephaneliği hazırlıyorum kış geldiği zaman.
Kağıt mendilimi, el kremimi, nivea med lipstick'imi, kuru ciltler için bire bir olan clinique kremimi veee olmazsa olmazım el ısıtıcımı yanımdan ayırmıyorum.
Evet, ne sandınız el ısıtıcım var.
Ablam yurt dışından almıştı bana burada satılıyor mu bilmiyorum.
Bir bardağın içine sıcak su koyup bekletiyorsunuz 3-5 dakika.
Sonra avucunuzun içine alıp ellerinizi ısıtıyorsunuz.
Harika bi'şey. Sevimliliği de cabası. Yerim seni benim minik el ısıtıcım.(Aynı zamanda burun ısıtıcım)
Sevgilerle, CB
Xx!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder